Sayfalar

15 Nisan 2010 Perşembe

BİR BİLMECEM VAR...

Nasıl oluyor bilmiyorum ama dünyadaki bütün liglere bir şeyler oluyor artık futbol oynanan tek yer olarak Türkiye kalıyor. Sadece Turkcell Süper Lig var yani yeryüzünde. Jose Mourinho, Alex Ferguson, Arsene Wenger, Luis vaan Gaal gibi onlarca 1. Sınıf teknik direktör de işsiz kalıyor ve hepsi Türkiye’de birer takımla anlaşıyor ve burada çalışmaya başlıyorlar. Yazımızı bir varsayım üzerine kurdukya, biraz daha abartalım ve bence dünyanın en iyi hakemi olan Pierluigi Collina’nın da hakemliği bırakmamış olduğunu varsayıp burada hakemliğe başladığını düşünelim. Lig başlıyor ve bu hocalardan herhangi birisinin takımı ardı ardına bir beraberlik bir de mağlubiyet alıyor. Bu durumda o TD hakkında televizyonda sayın her şeyi bilen yorumcular neler söylerdi veya ertesi günkü gazetelerde hakkında neler yazılırdı? Aynı soruyu Collina’nın vermiş olduğu yanlış bir taç atışı kararı sonrasında neler söylenirdi şeklinde de sorabiliriz.

Bayern Münih-Manchester United Şampiyonlar ligi çeyrek finali ilk maçını izliyorum. Manu 1-0 öndeyken, yanılmıyorsam 70. dakikaya doğru Sir , Ji Sung Park ve Michael Carrick’i çıkartıp onların yerine Berbatov ve Valencia’yı aldı. Yani bir defansif orta saha ve nispeten savunması daha iyi olan bir kanat adamı yerine bir forvet ve hücum yönü daha iyi, savunması zayıf bir kanat adamı… Peki bu adamların özelliklerini ben biliyorum da Sir mü bilmiyor? Mutlaka düşündüğü, gördüğü bir şey vardı tabi ki. Benim o anda ilk aklıma gelen kontradan bir gol daha bulup işi ilk maçta bitirmek istediğiydi. Ama riskli bir karar olduğu da aşikardı. İşte böyle kendi çapımda maçın daha doğrusu değişikliklerin teknik, taktik analizini yaparken benim için tek gerçek vardı ki o dakikadan sonra Manu’nun atacağı veya yiyeceği goller benim gözümde Alex Ferguson’un değerini yükseltmeyecek veya alçaltmayacaktı. Adam zaten bugüne kadar yapacağını yapmış bir maçına bakıp ne yaptın Sir veya helal olsun Sir mü diyeceğiz? Saniyeler içinde ben bunları düşünürken birden aklıma geldi işte… Şu maçı, Rıdvan, Sergen veya Hakan Ünsal yorumlayacak olsa ne derdi acaba. Manu ikinci golü bulursa Rıdvan, Sir yerinde değişiklikler yaptı oyuna müdahale etti ve işi ilk maçta bitirdi. Büyük hoca, süper hoca derdi. Ama maç 2-1 bitti… Yorumlasaydı muhtemelen şöyle derdi dakika 70 olmuş , oyunu tutman gerekirken sen orta saha çıkartıp hücumcu alıyorsun ve şöyle bitirirdi: “Sir bugün intihar etti.”

Dünyaya sayısız genç oyuncu kazandıran Arsene Wenger muhtemelen aynı tavrını burada da devam ettirip yoluna gençlerle devam ederdi heralde buraya gelse. Kendi takımımızdan örnek vereyim, Emre Çolak, Murak Akça, Semih Kaya ve Ufuk Ceylan’ı aynı anda ilk 11de sahaya sürüp bir maç kaybettiği anda ne hocalığı kalır ne adamlığı. “Böylesine kritik bir maçta 4 tane bu kadar genç bu kadar tecrübesiz adamla maça çıkılır mı be adam…” diye başlar yorumlar daha futbolcuğunu dün gibi hatırladığımız ve o zamanlar neler yaptığını çok iyi bildiğimiz Sergen çıkar der ki “Ben böyle bir şey görmedim yaa, inanamıyorum yani bu hatayı nasıl yapar inanamıyorum”. Ahmet Çakar başlardı, bu Arsene’in Galatasaray Kulübü’ne çaycı kadar katkısı yok demeye.
Bu yorumculardan hangisiydi bilmiyorum ama birisi bir ara bizim Neeskens’in not defterine takmıştı. Ne yazıyor yaa bu adam durmadan tarzında birşeyler söylemişti. Heralde Van Gaal için Meydan Larousse Seti mi yazıyon be mübarek tarzında yorumlar görürdük.
Ama en sevmeyecekleri, hatta nefret edecekleri adam Jose Mourinho olurdu heralde. Ona öyle basın toplantısında falan aptalca sorular sorulamazdı veya karşısında yapılacak eleştirilere gereken cevabı anında verirdi. Bu sene Rijkaard Antalya’daki kamptan Telegole katılmıştı. Stüdyodakiler sorular sormuştu Rijkaard da cevaplamıştı. Heralde ordaki sorular Jose’ye yöneltilse, basardı küfürü sizin yapacağınız işi deyip. Deli derlerdi muhtemelen Jose için, gitmesi için kampanyalar başlatılırdı.
Collina çok kritik bir derbi maç yönetiyor ve 2 tane hatalı korner, 3 tane de hatalı taç atışı kararı veriyor. Taç atışlarından bir tanesinden 5 dakka sonra (o sırada top 9 kere el değiştiriyor) bir takım gol buluyor. Hakemlik yaptıkları dönemde hiç hata yapmamış sayın hakem hocalarımız çıkardı ve derdi ki: “Şimdi bakın beyler… Biiiiiiiirrrrr hakem maçın kaderine etki etmiştir, orda o taç atışını doğru verse bu gol olmayacaktı… İkiiiiiiiiiii Collina hakem değil… Üçççççç Shaq adamsa miamiyi şampiyon yapsın….”

Hiddinkler, Löwler, Zicolar, Skibbeler geldi bunlar da hoca mı dediniz. Del Bosque’ye mahalle kasabı deyip Şenol Güneş’i giyinişinden, Lucescu’yu duruşundan dolayı eleştirdiniz. Fatih Terim’e demediğinizi bırakmadınız. Bayadır “sağlam” bir adam yemiyordunuz, Rijkaard’ı görünce iştahınız kabardı dimi? Aman diyim boğazınızda kalmasın bu sefer… Rijkaard’la yetinmeyip üstüne Arda Turan’ı da tatlı olarak görenler de var… Şunu söyleyeyim bu sefer bizden size ekmek çıkmayacak…

BY.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder